- Ekim 3, 2024
- admin
- Comment: 0
- Uncategorized
Göz içi enjeksiyonlar, retina ve makula hastalıklarının tedavisinde kullanılan etkili bir tedavi yöntemidir. Bu tedavi, gözün içine doğrudan ilaç enjekte edilerek yapılır ve retina bölgesine hızlı ve doğrudan etki sağlar. Ağızdan ya da damardan verilen ilaçlar kan retina bariyerinden dolayı retinaya etkisi kısıtlıdır. Göz damlaları da göz çevresini saran kornea ve skleradan göz arkasında yer alan retinaya tam olarak geçemezler. En yaygın kullanılan ilaçlar, anti-VEGF (Vasküler Endotelyal Büyüme Faktörü inhibitörleri) ve steroidlerdir. Maalesef her iki tedavinin de iyileştirici etkisi geçicidir. AntiVEGF’ler genelde 1-3 ay, steroidler’de (deksametazon implant) 3-4 aydır. Bazen bu süre uzayabilir ya da tam tersi şiddetli hastalıklarda daha da kısalabilir.
Kullanım Alanları:
- Yaşa Bağlı Makula Dejenerasyonu (YBMD)
- Diyabetik Retinopati
- Retina Damar Tıkanıklıkları
- Retinanın diğer damarsal hastalıkları
Tedavi Süreci:
İşlem genellikle hızlıdır ve damla anestezisi ile yapılır. İlaç göz içine enjekte edildikten sonra retina üzerine etki ederek damar sızıntılarını durdurur ve görme kaybını yavaşlatır.
Tedavi Sonrası:
İğne tedavisinden sonra hastalar hafif bir rahatsızlık hissedebilir, ancak genellikle hızlı bir şekilde toparlanırlar. Görme fonksiyonundaki iyileşmeler, birkaç enjeksiyondan sonra belirgin hale gelir.
Riskler:
Enfeksiyon, göz içi basıncında artış veya gözde kanama nadir de olsa görülebilir. Düzenli takip muayeneleri ile bu riskler kontrol altında tutulur.
Takip ve sonrası: Nadir olarak bazı hastalarda tek enjeksiyon yeterlidir. Ama hastaların büyük çoğunluğunda düzenli enjeksiyonlar gereklidir. İlk 3 enjeksiyon her ay yapılır. Sonrasında çeşitli tedavi rejimleri vardır ve her hastaya göre enjeksiyon ihtiyacı belirlenerek tedaviye devam edilir. Düzenli kontroller çok önemlidir çünkü riskli lezyonlarda enjeksiyon gecikirse damarsal leyonlar kanayarak kalıcı görme kayıplarına neden olabilirler.
Leave feedback about this